KOBİ’ler Dijitalleşmeyle Maliyetlerini %35 Azaltabilir


Türkiye ve dünya ekonomisinin can damarı kabul edilen küçük ve orta büyüklükteki işletmeler (KOBİ), Türkiye’deki girişimlerin %99,7’sini, toplam istihdamın ise %70,6’sını oluşturuyor; ancak KOBİ’lerin %67’si dijital dönüşüm eksikliği nedeniyle rekabette geri kalıyor.

Türkiye’de olduğu gibi tüm dünyada ticaretin atar damarını oluşturan KOBİ’ler, dünya ekonomisinin yüzde 90’ına yön veriyor. KOBİ’lerin ekonomideki bu etkinliğinin devamlılığı için dijital dönüşümlerini başarılı bir biçimde yerine getirmeleri hayati bir rol oynuyor. Ancak KOBİ’lerin yüzde 67’si dijital dönüşümlerini sağlıklı bir şekilde gerçekleştiremediği için rekabet etmek yerine hayatta kalmak için mücadele ediyor.

Şirketlerin yüzde 85’inden fazlası için dijital dönüşüm, uzun vadeli finansal büyüme yönelik önemli bir itici güç. KOBİ’lerin rekabetçi gücünün artmasında hayati bir role sahip olan dijital dönüşüm; orta ve uzun vadede önemli bir ön maliyet gerektirse de işletmelerin değerli içgörüler elde etmelerini, operasyonlarının verimliliğini artırmalarını, maliyet tasarrufu yapmalarını ve ölçeklenebilirlik ve büyüme potansiyeli için daha büyük fırsatlar yaratmalarını sağlayabiliyor.

Rekabetin İlk Adımı Artık Dijitalleşme

Dijital dönüşüme uyum sağlamanın, KOBİ’lerin var olmaları için kritik başarı faktörüne dönüştüğünü hatırlatan Eclit CEO’su Erdem Telci, Türkiye’nin üretimdeki rekabet avantajını dijital dönüşüme de taşımasının sonuçlarına dikkat çekiyor. Telci, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Küresel çapta baktığımızda Dünya Ekonomik Forumu verileri, KOBİ’lerin istihdama ve GSYİH’ye katkısının yüzde 70’e ulaştığını söylüyor. Nitekim McKinsey, küresel e-ticaret hacminin de 2030’a kadar 7 trilyon dolara ulaşmasını bekliyor. Bu nedenle perakende gibi özellikle geleneksel sektörlerin dijital dönüşüm sürecine girmesi, yenilikçi teknolojileri iş süreçlerine entegre etmesi gerekiyor. Dijitalleşme, büyük ölçüde rekabet edebilme kapasitesini güçlendirmenin ilk adımı olarak karşımıza çıkıyor.”

Burada dijital dönüşümde yönetilen hizmet sağlayıcılarına büyük sorumluluk düştüğünü hatırlatan Telci, “KOBİ’ler iş hacimlerini büyütürken, artan riskleri de doğru yönetme ihtiyacı ile karşı karşıya kalıyorlar. Sürekli yatırım isteyen bir pazarda bu ihtiyaçların karşılanması gerekiyor. Burada da yönetilen hizmet sağlayıcıları baş rolde. Hizmetlerimizle sadece çözüm sunmanın ötesine geçerek KOBİ’lerimizin dijital dönüşümlerini gerçekleştirirken maliyet ve rekabet avantajlarını koruma ve artırmalarına da yardımcı oluyoruz.” dedi.

Ekonomik Şoklara Direncin Yolu Dijital Dönüşümden Geçiyor

Yapay zekânın gelişimiyle hızla ilerleyen geniş kapsamlı uygulamalar ve otomasyon yetenekleri, global bulut bilişim pazarının da büyümesine ortam sağlıyor. Küresel çapta 2023’te 626,4 milyar dolar olan pazar büyüklüğünün 2028’de 1.266,4 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

Yapay zekâ destekli bulut bilişim teknolojilerinin KOBİ’lerin dijital dönüşüm başarısına dikkat çeken Telci, KOBİ’lerin küresel ekonomideki hayati önemlerine karşın ekonomik şoklardan daha fazla etkilendiklerini hatırlatıyor. Telci, sözlerine şöyle devam ediyor:

“Küresel ekonomik şoklar, KOBİ’leri daha çok etkiliyor. Burada özellikle teknoloji odaklı yatırımlar ve dijital ekonomiye uyum KOBİ’lerin şoklara olan direncini artırırken, hayatta kalmalarına yardımcı oluyor. Rekabet ve maliyet avantajları açısından da KOBİ’ler çok önemli mesafe kat ediyor. Uluslararası Ticaret Odası (ICC), geleneksel yollarla gerçekleştirilen ticaretin doğurduğu maliyetin dijitalleşme ile yüzde 35’e varan oranlarda azaltılabileceğine dikkat çekiyor. Kamunun da desteğiyle ülkemizde KOBİ’lerimizin dijital dönüşüm macerasında en büyük destekçileri olmayı sürdüreceğiz.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir